Doğru Nefes ve Önemi
|
Elif Şandan Doygun
Nefes Teknikleri ve Yoga Eğitmeni
“Nefes”, son yıllarda önemini daha çok idrak ettiğimiz, bu yönde yapılan çalışmaların değerini daha fazla fark ettiğimiz bir konu. Nefesimiz, doğduğumuz ilk andan itibaren yaşamda kalmamızı sağlayan temel besin kaynağımız. Hepimiz nefes alıyoruz ve bunu otomatik bir şekilde, çoğu zaman farkında olmadan yapıyoruz. Belki “doğru nefes” kavramını ilk duyunca, bazılarımızın aklına şu soru gelebilir; “Soluk alıp vermenin, neresi doğru ya da yanlış olabilir?”
Evet, hepimiz nefes alıyoruz, ama maalesef birçoğumuz bilinçsizce, sığ ve hızlı nefes alışverişinde bulunuyoruz. Bu sebeple, yeterli oksijeni zihnimize ve tüm hücrelerimize yönlendiremediğimiz gibi; gerekli karbondioksiti de bedenimizden dışarıya atamıyoruz. Sonuç olarak; zihinsel ve bedensel sağlığımız için ihtiyaç duyduğumuz oksijeni alamıyoruz ve vücudumuzda toksinleri biriktiriyoruz. Bu olumsuzlukları yaşamamak için daha derin ve daha yavaş bir nefes alışkanlığı edinmeye ihtiyacımız var.
Bir gün içerisinde kaç kez nefes alıp veriyoruz?
Günde ortalama 20.000 kez nefes alıyoruz. Maalesef pek çoğumuz farkında olmadan doğru nefes alıp, veremiyoruz. Bebekliğimizde, doğru nefes alışkanlığına sahip iken, zaman içerisinde bu alışkanlığımızı kaybetmeye başlıyoruz. Ve günde 20.000 kez tekrar ettiğimiz bu hatalı “nefes alışkanlığı”, fiziksel ve ruhsal bedenlerimizi daha iyi kullanmamızı, daha sağlıklı bireyler olarak yaşamamızı ciddi oranda engelliyor.
Doğru Nefes nedir?
Peki o zaman “Doğru nefes nedir?” ve “Nasıl nefes alıp vermeliyiz?”
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), “doğru nefes” almanın bağışıklık sistemini güçlendirmedeki önemini 2005 yılında yaptığı açıklamayla vurgulayarak, doğru nefes alıp vermenin standartlarını şu şekilde belirliyor:
- Sadece burnumuzdan nefes almak ve vermek,
- Her nefeste diyaframı da kullanmak,
- Bir dakikada alınan nefes sayısını mümkün olan en az sayıya indirmek,
- Her nefeste akciğerlerimizi tam kapasiteyle kullanmak,
- Sessiz, sakin nefesler almak.
“Doğru nefes alıp, veriyorum” diyebilmemiz için, nefes alıp verirken burnumuzu kullanmak, her nefeste mümkün olduğunca akciğerlerimizi tam kapasite ile kullanıp, diyafram kasımızı da devreye almak ve “yavaş nefes alıp verme alışkanlığı” edinmemiz de son derece önemli. Hızlı nefes alışverişler, bedenimiz, özellikle de kalbimiz ve zihin sağlığımız için yorucu ve yıpratıcı etkilere neden olmakta. Yavaş nefes almak, özellikle de yavaş nefes vermek; uzun ve sağlıklı bir yaşam için de en önemli gereklerden birisi.
Aldığımız ve verdiğimiz nefesin sessiz olması, hırıltı ve tıslamanın olmaması, nefesimizi yine doğru alıp verdiğimizin göstergelerinden birisi. Eğer nefes alışverişlerinizde hırıltı var ise ya da geceleri horlayarak uyuyorsanız, nefes alışkanlığınızı yeniden gözden geçirmeniz ve bu doğrultuda bir uzmandan destek almanız yerinde olacaktır.
Doğru Nefes ve Nefes Tekniklerinin Önemi
Doğru nefes alıp vermek, bütünsel sağlığımız için en önemli konulardan birisi. Doğru nefesin ve nefes tekniklerini uyguluyor olmanın önemini kısaca aşağıdaki maddelerle özetleyebiliriz;
- Yeterli oksijenin bedene alınmasını sağlamak;
- Beynimizin dengelenmesine yardımcı olmak;
- Korku, endişe, öfke gibi negatif duyguların aza indirgenmesini sağlamak;
- Yetersiz oksijen alımından dolayı yaşanan konsantrasyon eksikliği, odaklanma güçlüğü gibi negatif durumların giderilmesine yardımcı olmak;
- Nefes farkındalığı oluşturmak;
- Zihnimizi ve bedenimizi daha verimli kullanmamızı sağlamak;
- Oksijen yetersizliğinden kaynaklanan zihinsel bulanıklık, negatif düşünce ve depresyon gibi durumların giderilmesine yardımcı olmak;
- Kalp ritmini düzenlemek, sindirimin rahatlamasını sağlamak;
- Uyku düzensizliğinin en aza indirgenmesine yardımcı olmak;
- Kaygı & stresin giderilmesine yardımcı olmak.
Doğru nefes aldığınız, bol oksijenle beslendiğiniz günler geçirmeniz dileğiyle.
Sevgiyle.