“KADIN” SERGİSİ ANTALYA’DA
|Arzum Onan’ın, ‘hayatın her alanında daha çok kadın sesine ihtiyaç olduğunu’ vurguladığı heykellerden oluşan ‘Kadın’ isimli ikinci kişisel sergisi, Antalya’da Muratpaşa Belediyesi Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde sanatseverle buluştu.
Seher Özen Karadeniz
Arzum Onan’ın, ‘hayatın her alanında daha çok kadın sesine ihtiyaç olduğunu’ vurguladığı heykellerden oluşan ‘Kadın’ isimli ikinci kişisel sergisi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde Antalyalı sanatseverle buluştu.
Arzum Onan’ın İstanbul’da Tophane-i Amire Kültür Sanat Merkezi ve Ankara’da CerModern Sanat Galerisi’nde açtığı ‘Kadın’ isimli kişisel sergisi, Antalya’da, Muratpaşa Belediyesi Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde açıldı. Sergi, 29 Mart’a kadar ücretsiz gezilebilecek.
İbrahim Karaoğlu’nun küratörlüğünü yaptığı serginin açılışı öncesi, Karaoğlu’nun moderatörlüğünde düzenlen söyleşiye katılan sanatçı Arzum Onan, heykelin kendisi için 16 yıllık bir serüven olduğunu belirtti. Onan, “Kelimelerle aram hiç iyi olmadı. Onun için heykelle tanışmış olmam şansım. Kendimi heykelle ifade edebiliyor olmam en büyük mutluluğum” dedi.
“Erkek işi gibi görünen bir sanat dalı olan heykeli, kadınlar gerçekten istiyorlarsa yapabilirler”
Sergi afişinde de yer alan taş heykeli yaklaşık iki yılda bitirebildiğini belirten Onan, taş yontmanın büyük bir mücadele de olduğuna dikkat çekerek; “O taş heykeli yontarken zaman zaman çözüldüğüm anlar oldu. Ama sonunda ‘koca bir kütleden ben bunu çıkardım’ diyebilmek ve başarabilme duygusunu tatmak çok önemli. Süre hiç önemli değil. Önemli olan sebat göstermek ve disiplinle çalışmak. Gerçekten etkileyici de bir deneyim oldu. ‘Bunu yapabiliyorsam her şeyi yapabilirim’ dedim. Bu, benim için aynı zamanda; çok erkek işi gibi görünen bir sanat dalı olan heykelin, kadınlar gerçekten istiyorlarsa heykel de yapabilirler ve başarabilirler demenin sembolik bir anlamı da.”
Ağırlıklı olarak ‘kadın’ figürü üzerinden kendini ifaden Onan, çalışmalarının kadın eksenli olmasının nedeni ise şöyle açıkladı: “Heykeli öğrenme sürecinde yapmış olduğumuz çoğu çalışma kadın formu üzerineydi. Bunu çalışmayı çok sevdim. İkinci sergimde önce insan ama en çok da kadın dünyasından, sosyo-ekonomik ve kültürel farklılıklarını çok gözetmeksizin aslında hepimizin aynı olduğunu ve aynı sıkışmışlık duygusuyla baş ettiğimizi anlatmak istedim. Sonuç olarak sergideki eserlerimde insana dair bütün duygular var. Kayıplar, acılar, hüzünler, sevinçler, umutlar hepsi var. Anlatmak istediklerim daha genel ve insana dair şeyler.”
Yaptığı heykellerle, anlatmak istediklerini tek bir malzemeyle değil farklı malzemeler kullanarak anlatmayı tercih ettiğini belirten Onan; yapmak istediği heykellerin doğru materyalle buluştuğunda ona bakan kişide daha etkili bir duygu bıraktığını ifade ederek; “Bir sergi alanına girdiğinizde bütün heykellerin aynı materyallerden olması onu çok daha rutinleştiriyor. Farklı malzemeyle, farklı büyüklüklerde ve çeşitli formlarda olması hem renklendiriyor hem de daha çok duygu verebiliyor.”
“Anadolu kadınlarına ithaf ettim”
Sanatçının, 2018 yılında ‘Kadın’ sergisini ilk kez açtığında görüp çok etkilendiğim, kendimden çok fazla şey bulduğum düvenden yapılmış kadın heykelleri serginin en çok ilgi gören eserleri oldu. Onan, ana malzemenin düven olduğu, içinde taş ve metalin de yer aldığı, malzeme çeşitliliği ve duygu çeşitliliğini barındıran kadın heykelleriyle ilgili olarak da; “Düven tarımda kullanılan çok eski ve çok sembolik bir malzemedir. Düvenlerden yapmış olduğum bu çalışmalar, Anadolu kadınını temsil ediyor. O’nun; bir ayağı toprakta olan ve üretimi temsil eden hayatını, diğer taraftan evinin, çocuklarının mutfağın yükünü de taşıyan, ırgat gibi çalıştırıldıkları hayatlarını… Hem mağdur ve güçlü halini hem de içindeki kırılganlığı, mahcubiyeti ve tüm nezaketiyle O’nu o bütünlük içinde yansıtmaya çalıştım. Bu çalışmalarımı, Anadolu kadınına ithaf ettim.”
“Kadın olup da herhangi bir zorluk yaşamayan olduğunu sanmıyorum.”
Söyleşide salonu dolduran sanatseverlerin sorularını da yanıtlayan Onan, kadın olmanın zorlukları üzerine bir soruya dair şunları söyledi: “Kadın olup da herhangi bir zorluk yaşamayan olduğunu sanmıyorum. Tabi ki çok zorlu zamanlarım oldu. Kitapları göğsüme bastırarak ve hava birazcık karardığında koşa koşa eve gitmek, eğer minibüste tek başına kaldıysam gideceğim yerden önce inmek durumunda kaldığım gibi bir sürü örnek sıralayabilirim. Bunu heykellerimle anlatmaya çalışıyorum. Güçlüyüz. Hak ve özgürlükler kimsenin lütfu değil. Bir araya gelindiğinde her şeyi yapabileceğimize inanıyorum. Tabi ki çok yol var ve bu nedenle umut çok önemli. Bir şekilde de yaptıklarımla bunu anlatmaya çalışıyorum.”
Arzum Onan’ın kadınların yaşam mücadelesini ve bu mücadele içinde yaşadığı pek çok duyguyu bronz, ahşap, mermer, metal ve cam gibi farklı malzemelerden ürettiği heykellerine yansıttığı eserlerinden oluşan sergiye ilgi yoğundu.
Söyleşinin sonunda serginin ev sahipleri Başkanvekili Hüseyin Sarı ve Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın eşi Ümran Uysal, Arzum Onan’a teşekkür çiçeği ve anı plaketi takdim etti. Söyleşinin sonunda gerçekleştirilen sergi açılışında Antalya’nın iş, sanat ve siyaset dünyası bir araya geldi. Serginin açılışına Antalya Tanıtım Vakfı (ATAV) Başkanı Yeliz Gül Ege, YÖRSİAD Başkanı M.Aykut Ege, gazeteci-yazar ve ressam Fikret Otyam’ın eşi sanatçı Filiz Otyam, Yeşilçam’ın unutulmaz isimlerinden Ahmet Mekin, Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde Dr. Öğretim Üyesi Ebru Nalan Sülün ve çok sayıda sanatsever katıldı.
Sergi, 29 Mart’a kadar ücretsiz gezilebilecek.