Dünya Big Data’yı Tartışır, Biz Turizm Verilerine ulaşamayız
|Büyük Veri ya da popüler talaffuzu ile Big Data bu aralar çok popüler… Konferanslarda, etkinliklerde bahsetmeyeni ayıplıyorlar. Hakikaten çok önemli. Ancak kullanmasını bilene…
Nedir bu Big Data -Büyük Veri diyerek karıştıracak olursak bir çok kaynak karşımıza çıkıyor. Özetle anlaşılır kılandan okuyalım; (PazarlamaCanavarı.com)
“Gerçekten inanılmaz bir dünyada yaşıyoruz. Bu gün, her 24 saatte 2.5 kentilyon (25000000000000000000 – 2,5 ve 18 tane sıfır) byte veri üretilyoruz. Veri üretme konusunda o kadar ileri gittik ki; Dünya’da üretilen toplam verinin %90’ı son 2 yılda üretildi. Bu veri sosyal medya paylaşımları, arama motoru verileri, elektronik postalar, bloglar, fotoğraflar, videolar, GSM operatörlerinden elde edilen arama kayıtları gibi birçok farklı kaynaktan elde ediliyor. İşte elde edilen tüm bu verilerin anlamlı ve işlenebilir olarak dönüştürülmüş biçimi ‘büyük veri’ olarak adlandırılıyor.
Bu hızda veri üretilmesi durumunda, 2020 yılında Dünya’da kaydedilen verinin 35 Zettabyte (1 Zettabyte = 1.099.511.627.776 Gigabyte) gibi devasa bir boyuta ulaşacağı tahmin ediliyor. Tam da bu noktada önemli iki problem ile karşı karşıyayız; bu veriyi saklamak (Twitter her gün 7 terrabyte, Facebook 10 terrabyte veri saklıyor) ve bu veriyi hızla analiz etmek ve sonuç çıkartmak…
Eğer işletmeler bu veriyi analiz etmeyi başarır ve sonuç çıkartabilirse;
- Verimlilik artırabilir, maliyetlerini düşürebilir,
- Hizmet iyileştirmesi yapılabilir,
- Veri ile çok daha etkili yeni ürün geliştirmesi yapılabilir,
- Elde edilen sonuçlar şirket içi karar mekanizmalarını destekleyebilir (örneğin müşteriyi anlama ve ölçümleme gibi.)
Örneğin bir şehirde büyük veri kullanılarak (gerçek zamanlı sosyal medya paylaşımları, hava durumu ve trafik raporları) trafik ışıkları gerçek zamanlı olarak ayarlanıp, trafik sıkışıklığı azaltılabilir. Ya da hava durumu verileri, anlık ilaç satışları ve sosyal medya paylaşımları (bu gün çok hastayım diyen kişi sayısı) bir araya getirilerek büyük veri ile salgın grip hastalıkları bile tahmin edilebilir. Daha da önemlisi, birçok farklı veriyi derleyen ve veri madenciliği ile bu veriyi işleyen perakende işletmeleri, müşterilerinin bir bebek beklediklerini bile (bazen müşteriden bile önce) tahmin edip bu duruma uygun ürün ve hizmetleri anne ya da baba adayına sunabilir.
Gelelim Antalya’mıza… Malum en önemli sektörümüz turizm.
Antalya turizmi tarihinin en büyük krizlerinden birine şahit oluyor.
Krizi yönetmek için önlem almak için bir şeyler yapmaya başlayalım desek. İlk yapacaklarımızdan biri durum tespiti olacaktır. Bize ne oldu diye kendimize bir bakmak isteriz.
Bu isteklede içinde bulunduğumuz teknoloji çağında Antalya’ya gelen turist sayısına bakıp bir kıyaslama yapmak isteriz. İsteriz ama o kadar… İstediğimizle kalırız.
Rakamlar resmi kurum tarafından gizlenmiştir. Açıklanmamaktadır. Antalya’nın turizimde ki kaybının ne olduğunun bilinmesi istenmemektedir.
Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün resmi web sitesinde yıllardır ay, ay yayınladıkları verileri ne yazık ki bu yılın ortasında kaldırdılar (açıkladıkları verileri de geri çektiler).
Dünya büyük veriyi tartışır, biz Antalya’ya ne kadar turist geldi öğrenemeyiz.
2015 yılına ait veriler;
2016 yılına ait veriler;