Nam-ı Diğer Kapalı Yol…(Ali Tongülüs’ün Kaleminden)

Antalya şehir blogu olarak, Antalya’nın sorunlarına duyarlı herkesi alkışlayacağımızı daha önceki yazılarımızda duyurmuştuk. Antalya basınının kent sorunlarına bakışını çok önemsiyoruz. Çünkü gazeteciler toplumun gözü kulağı. Kamuoyunu büyük ölçüde gazeteciler yönlendiriyor.

Bugün Manşet Gazetesi’nde Gazeteci Ali Tongülüs’ün yazısı gözümüze takıldı. Tongülüs, Büyükşehir’in yeni açtığı yollarla ilgili gözlemlerini ve vatandaşla yaptığı sohbetleri aktarmış.

Usta gazetecinin affına sığınıp bu güzel analizi sizlerle paylaşmak istiyoruz

Yollarına gül döktüm..

Bilboardlardaki yazılanları ciddiye alıyorum..
Ne diyor Büyükşehir Belediyesi?
“Antalya’yı güzelleştiriyoruz..”
Ne yapılıyor güzelleştirmek için?
“Zaten açılmış-yapılmış yolları kazıyor, bir başka şekil veriyor..”
Yani?
“Dostlar alışverişte görsün..”
…
Hangi yollar “güzelleştirildi”?
Işıklar Caddesi, Konyaaltı Caddesi ve Kazım Özalp Caddesi (nam-ı diğer, Kapalı Yol)..
Merak ettim, o yollarda işyeri olan ve ikamet eden insanlarla konuştum..
Şunu sordum:
“Bu yollar güzelleştikten sonra, buralardan daha çok insan mı geçmeye başladı?
İşlerinizde herhangi bir kıpırdama oldu mu?”
Cevap:
“Valla eskiden kim geçiyorsa, yine hemen hemen aynı kişiler gelip-geçiyor..
Yol güzelleştirilmeden önce ne kadar iş yapıyorsak, şimdi de aşağı-yukarı aynı işi yapıyoruz..
Yani, değişen pek fazla bir şey yok..
Değişen tek şey, caddenin şekli-şemali..
Bir de bu yollar için cebimizden giden para..”
…
Güzellik görecelidir..
“Zaten işleyen yoldu, bu para başka yere harcanabilirdi” diyen de var, “güzel olmuş, yapanın eline sağlık” diyen de..
Önemli olan, “yapılış amacı” ve “neye mal olduğu”..
Neydi amaç?
– Turistik bir kentin caddeleri güzelleşsin..
– İnsanlar bu caddelere gelsin..
– AVM’lerin vurduğu esnaf da biraz kazansın..
Peki neye mal oldu?
Sanırım, çok tıkanan bir kavşak yapılabilirdi..
Kentin öncelikli ihtiyaçlarından birinin, bir bölüm ihtiyacı karşılanabilirdi..
…
Son günlerde Funda Arar’ın seslendirdiği bir şarkımız vardır bilirsiniz..
“Yollarına gül döktüm
Gelir de geçer diye
Geçmedim boynum büktüm
Başka yar seçer diye..”
Bu misal..
Eskisinden daha fazla insanı oraya getiremiyorsan..
O yolları güzelleştirsen ne olur, güzelleştirmesen ne olur..
Zaten yeterince güzeldi..
Bu kadar “eziyet ve masraf” niye?
…
Bakıyorsunuz..
Esnafa pek faydası olmamış..
İnsanların çoğu o caddelerin güzelleştiğinden bile haberi yok.. (Çünkü, cebinde parası olmayınca insan o caddeden geçer ama hiçbir şeyi fark edemez..)
Peki kime yaradı yapılan bunca iş, emek ve para?
Bunu Büyükşehir Başkanı Mustafa Akaydın biliyor..
O açıklayacak..
Doğruyu söylerse, biz de gerçeği öğreniriz..
…
Şimdi sırada “başka” caddeler var..
“Çalışan belediye” güzelleştirmeye devam edecek..
Kim için?
Bunu da siz söyleyin artık..