“EXPO’nun Ne Önemi Var!” Orhan Hoca’nın Kaleminden
|
30 Haziran 2014,
Prof. Dr. Orhan ÖZÇATALBAŞ
Antalya özellikle turizm sektöründeki performansıyla dünyada en fazla tanınan kentler arasında yer alıyor. Bu kuşkusuz Antalya için çok önemli bir değer ve bu rolün kısa, orta ve uzun dönemli yeni destekleyici politikalarla sürdürülebilir kılınması gerekiyor. Bu çerçevede kısa dönemde bu rolü destekleyecek ve hatta pekiştirecek olan “Expo 2016” yani Dünya Sergisi bir önemli araç olarak Antalya’nın elinde bulunuyor.
2016 yılında Antalya’da gerçekleştirilecek olan “Expo 2016 Dünya Sergisi” Antalya’ya, sahip olduğu değerleri dünyayla paylaşmak ve potansiyelini göstermek için önemli fırsatlar sunuyor. Bu güzel kentte yaşayanlar ve kentin geleceğine gönüllü katkı sağlamak üzere bekleyenler ise durumdan görev çıkarmaya hazırlar.
Bu şans doğru kullanıldığında 23 Nisan 2016 tarihinin Antalya için adeta bir milat olma olasılığı yüksek. Öyleki Expo 2016, Türkiye Cumhuriyeti’nin 2023 yılı vizyonunda yer alan bazı önemli hedefleri Antalya için daha önce uyarmış, hatta hayata geçirmesine ortam hazırlamış olacak. Dolayısıyla 2016 Antalya için kesinlikle ıskalanmaması gereken bir yıl ve bu anlamda 2016 yılı Antalya ve bölgesi için çok önemli bir yıl olacak görünüyor.
ÇOCUK ve ÇİÇEK
Antalya ve Türkiye’yi “çocuk ve çiçek” gibi sempatik bir tema eşliğinde 6 ay boyunca dünyaya sunacak olan Botanik Expo, diğer bir ifadeyle “Dünya Sergisi, bu yönüyle de Antalya için olduğu kadar Türkiye içinde çok önemli ve yüksek prestijli bir proje olma niteliği taşıyor.
Yine Expo2016 Antalya’nın Türkiye’nin ilk Expo’su olması yanında, Expo2020’nin İzmir’e verilmemesi nedeniyle, Antalya’nın önemi bir kat daha artmış görünüyor. Dolayısıyla bu bilinçle süreci yönetmek dünya ölçeğinde önemli olan bu etkinliği, kamuoyuna Antalya’ya hatta Türkiye’ye mal etmek gerekiyor. Bunun için ise; 2016 Dünya Sergisi hakkında kamuoyunun bilgi ve bilinç düzeyini yükseltmek, Expo kültür ve felsefesini geniş kesimlere anlatmak ve benimsetmek üzerinde önemle durmak gerekiyor. Ve bununsa tesadüfe bırakılmadan, sistematik bir eğitsel süreç sonucunda kentte yaşayanlara ulaştırılmasının adeta bir zorunluluk olduğuna ve öncelikle karar vericilerin (ve bu alanda gönüllü olarak faaliyet gösteren paydaşların) inanması gerekiyor.
BEKLENEN ÇIKTILAR
Bu olanak ve süreç iyi kullanıldığında yıllardan beri Antalya’da çokça konuşulan ve tartışılan;
• kent kültürünün yaygınlaşmasına katkıda bulunmak,
• kentin beşeri sermayesine değer katmak ve
• beşeri kapasitenin geliştirilmesine pozitif etki yapmak
• Kentleşme sürecine katkıda bulunmak
• Doğa sevgisinin yaygınlaştırılmasına ve pekiştirilmesine katkı sağlamak
• İş dünyasını kentle ve güncel yaşamla buluşturmak
• Alt ve üst yapı tesisleri kazandırmak
• Kamunun ve girişimcilerin iş ve organizasyon deneyimi kazanmalarına yardımcı olmak gibi olumlu ve kalıcı sonuçlara ulaşılması mümkün olacaktır ve bunların olması beklenmelidir.
NEDEN İLGİ GEREKİYOR!
Projenin hedeflerine ulaşması için; Antalya’da yaşayan ve Antalya’ya gönül vermiş 7’den 77’ye her bireyin konuya ilgi duymasını sağlamak gerekiyor. Bu alanda sivil dinamiklerin harekete geçirilerek gönüllü grupların organize olmalarının sağlanarak yararlı işlevler üstlenmelerine ortam hazırlamak gerekiyor.
Bu kapsamda bizde konuyla ilk duyduğumuz andan itibaren ilgiliyiz ve bu ilgi bir vatandaş olmak ötesinde mesleki bakımdan da bir gereklilik olarak karşımızda duruyor. Bir bakıma Expo Antalya herkes gibi bizi de göreve çağırıyor.
Bu çerçevede yerel Expo Antalya ve Uluslararası (AIPH) kurumsal Expo otoritesi ile ilk tanışmamız Mart 2012’de bir toplantı davetine katılımımız ile gerçekleşmişti. Pazarlama ve Sergiler toplantısının başkanlığını yapan Mr.Wada (Japonya) ve sekreteryayı yürüten Uluslar arası Bahçe Bitkileri Derneği (AIPH)’nden Mr.Langeslag’ın düzenledikleri toplantıda “Türkiye’de Bahçe Bitkileri ve Çiçekçilik Sektörü ve Pazarlama” konulu konferans sunmuştuk. Bu ilk tanışmadan sonra konuyla ilgili araştırmalarımız, okumalarımız ve Hannover 2000 Expo’sunu bizzat ilgili kentte yaşamış olmamız nedeniyle konuyu daha yakından takip ettik. Bu ilgi Expo etkinliklerinin kente ve kentliye sağladıkları yararlar konusunda bilgi birikimimizin artmasına yol açtı…
EXPO GÖNÜLLÜLERİ GRUBU
Geçmişten bugüne sivil toplum kuruluşlarında aldığımız görevlerin ve birikimin etkisiyle de olmalı ki; 5 Ocak 2013 tarihinde tiletir(twitter) üzerinden bir tileti(tweet) atarak “Antalya’nın Bir Expo Gönüllüler Grubu olmalı!” diye yazmış bulunduk. Bunun üzerine Antalya’ya gönül vermiş çok değerli basın mensupları, kamu ve özel sektörden, sivil toplum dünyasından olumlu mesajlar almaya başladık. Sonrasında İstanbul, Adana, Gaziantep, İzmir, Mardin ve Şırnak gibi kentlerimizden, hatta Almanya, Azerbaycan gibi ülkelerden bu gönüllüler inisiyatifine katılımlar başladı. Böylece kendiliğinden bir “Expo 2016 Antalya Gönüllüleri Grubu” oluşuverdi. Her ay düzenli toplantılar yapıldı, çalışma metodu ve grupları geliştirildi. Web sitesi oluşturuldu (http://antalya2016expo.wordpress.com/) ve 97 ülkeden 5 binden fazla kimsenin ziyaret ettiği görüldü. Facebook’ta “Antalyanın Gönüllüleri” ve Twitter’da @Expo2016gg sayfaları oluşturuldu… Gönüllüler özel zamanlarını ve kaynaklarını kullanarak süreci devam ettirdiler, grup olarak Expo Genel Sekreteri Sn. Selami Gülay ziyaret edildi ve olumlu görüşleri alındı. Ve süreç bazı aksaklıklara rağmen devam ediyor…
Yine bu kapsamda Akdeniz Üniversitesinde Yayım Topluluğu altında Öğrenci Expo2016 Gönüllüler grubu için çalışıldı, gençler panel organize ettiler… Panele Sn. Mevlüt Yeni’yi, Sn.Hüsamettin Oğuz’u, Sn.Ömer Durna’yı ve Expo Genel Sekreterliğinden Sn. Ebru Özdemir’i davet ettiler… Yine öğrencilerimiz Expo Genel Sekreterliğinin organize ettiği ilk “gönüllü eğitimi kursu”na ve grubuna katıldılar…
Bu arada iş dünyası ve medyada hareketi fark etti ve bazı meslek gruplarının toplantılarına televizyon ve radyo programlarına katılındı, konuyla ilgili görüşlerimiz soruldu, açıklamalarda bulunduk…
Son olarak geçtiğimiz kasım ayında Dr. Ali Yılmaz’ın moderasyonunda Toplumsal ve Ekonomik Araştırmalar Merkezi Derneği(2)’nin Antalya Akdeniz TV’deki (19.11.2013) “Perspektif” programına Sn. Ali Kıvrak ve Expo 2016 Genel Sekreteri Sn.Selami Gülay (1) ile birlikte katıldık. Programda expoyla ilgili önemli konular masaya yatırıldı ve programda Antalya ve Türkiye için konunun öneminden bahsedildi, katılımcılar çok değerli görüşler ortaya koydular, biz de daha önce de bazı ortamlarda paylaştığımız ve önemli olduğuna inandığımız konuları dile getirme fırsatı bulduk, bu görüşleri televizyon seyircileriyle paylaştılar, paylaştık…
NELER YAPILMALI!
Antalya için çok önemli değer üretme potansiyeline sahip olan Expo 2016 (Dünya Sergisi)nın beklentilerin üzerinde bir başarıyla tamamlanması için neler yapılması gerektiği konusu mutlaka tartışılmalıdır. Bugüne değin yapılan olumlu ve olumsuz tartışmalar önemli ölçüde basına yansımıştır. Dünya Sergisinden beklentisi yüksek olan Antalya’nın her halükarda tatmin edici sonuçlara ulaşmayı hak ettiği açıktır. Bu kapsamda yapılması gereken konulara yönelik görüşlerimiz özetle aşağıda paylaşılmıştır. Buna göre;
1- İlk olarak; “Öncelikle tüm aşamalarda; İnsan ögesi odağa alınmalı, fiziki yatırımların insanla bütünleştirilmesi, çevreyle uyumlaştırılması ve sürdürülebilirliği sağlanmalı,
2- Kent kültürünün oluşturulması ve yaygınlaştırılmasına yönelik olarak, projeler geliştirilmeli ve bunlar yürütülecek olan diğer sosyal projelerle desteklenmeli (3),
3- Expo2016 Antalya’nın kent içi ve kentler arası (hızlı tren, denizyolu gibi) ulaşım, kentleşme, az gelişmişlik gibi yapısal sorunlarına önemli ölçüde çözüm getirmeli veya bakış açısı kazandırmalı,
4- Kentin özgün değerlerinin korunmasına, geliştirilerek geleceğe aktarılmasına yönelik çalışmalar üzerinde durulmalı (4),
5- Kentte yaşayanların Antalya’ya özgü ortak bir kentsel değerler sisteminin oluşturulmasına ve bunların benimsetilmesi üzerinde durulmalı (4),
6- Antalya ve çevresindeki çocukların projenin sahibi olduklarına inandırılmasına yönelik sistemli çalışmaların İl Milli Eğitim Müdürlüğüyle birlikte yürütülmesi sağlanmalı, çocukların doğa sevgisi ve kent kültürünü benimsemeleri üzerinde durulmalı,
7- Dünyada pek çok önemli kentte bulunan ve ilgi odağı olan expo alanı dışında da “Kent Meydanları” oluşturma konusuna katkı sağlamalı (5),
8- Expo2016, Antalya’nın tarım sektöründeki ve kırsal alanlardaki yapısal sorunlarına çözüm getirmesi yönünde çalışılmalı,
9- Expo2016 alanı; sürdürülebilir gelişimi hedefleyen bir anlayışla planlanmalı ve kullanılmalı, yerel halk başta olmak üzere tüm paydaşlar arasında etkili ve organik bir bağ kurulmalı,
10- Expo2016 yakınına/karşısına; iç içe ve sürdürülebilirliği sağlayacak şekilde örneğin “Antalya Yaşam Bilimleri Üniversitesi (veya Antalya Kent Üniversitesi)” gibi ikinci bir DEVLET ÜNİVERSİTESİ KURULMALI, Expo2016 alanındaki alt ve üst yapı bu şekilde planlanmalı ve yine kurulmasının gerekli olduğunu düşündüğümüz Agri-Tekno Park’la bütünleştirilmeli,
11- Antalya’da an itibariyle YEŞİLİ DONDURALIM ÇALIŞMASI yapılmalı, mevcut kent içindeki yeşil alanlara koruma kalkanı getirilmeli, mevcut yeşil alanlar “müdahale edilemez alan” olarak, ilan edilmeli (5),
12- Kent ve kırsal alanda yaşayan üreticiler ve tüketiciler olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin çevre koruma ve doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı ve Antalya’nın değerleri konularında örgün ve yaygın (yayım) eğitimle bilinçlendirilmesi sağlanmalı (6), bu amaçla bir ”Expo Akademisi” kurulması üzerinde durulmalı,
13- Antalya bu fırsattan yararlanarak Expo düzenleme kararını veren AIPH’e başvurmalı ve YEŞİL KENT (GREEN CITY) STATÜSÜNÜ almak yönünde AIPH nezdinde girişimde bulunmalı, alınacak olan YEŞİL KENT statüsünün Expo2016’nın, kentin bütününe bir armağanı olarak değerlendirilmeli (7),
14- Yöresel değerlerin ve COĞRAFİ İŞARETLİ ürünlerin sergi alanında kalıcı olarak yer almasına yönelik çalışılmalı (8),
15- Antalya Kent Müzesi, Kum Heykel Müzesi ve diğer ilgili çalışmaların bu alana da kaydırılması sağlanmalı,
15- Antalya’nın ilçeleri yanında, Isparta ve Burdur illerimizin de (hatta Denizli ve Afyonkarahisar illerimizin de) Antalya’nın parçasıymış gibi dikkate alınarak burada oluşacak deneyim ve katma değerin paylaşılması üzerinde de durulmalı,
16- Expo2016’da Antalya için gönüllü olarak görev almak isteyen gönüllülerden daha etkin yararlanılmalıdır. Bu kapsamda 5 Ocak 2013 tarihinde kurulan ve “Antalya İçin Atan Bin Yürek” mottosuyla Türkiye’nin farklı illerinden binden fazla gönüllüyü kapsayan ANTALYA EXPO2016 GÖNÜLLÜLERİ GRUBU gibi oluşumların heyecanlarından da yararlanmak gereklidir. Antalya’ya gönül vermiş ve mütevazi katkı sağlamayı arzulayan gönüllülerin buluşma platformu olarak sosyal medyada etkinliklerine devam eden Expo 2016 Gönüllüleri Grubu (9) gibi Antalya’ya ve Türkiye’ye gönül vermiş insanlar ve STK’lar üzerinde de önemle durmak gerekiyor.
Bizlere ise; her Antalya’lı, her Antalya sever gibi bu süreçte sadece görüş beyan etmek, öneride bulunmak değil, sürecin içinde aktif olarak yer almak gibi önemli ve anlamlı görevler düşüyor…
Sonuç olarak; Expo2016’nın sadece Antalya’nın değil aynı zamanda Türkiye’nin bir projesidir. İnsanı odağa alan bir anlayışla, sürdürülebilirliğin hakim olduğu katılımcı bir yaklaşım benimsendiğinde 23 Nisan 2016 tarihinde ulusal bir başarıya hep birlikte imza atmak mümkün olabilecektir, bu ise ortak beklenti ve arzumuzdur.
Kaynakça
(1) http://www.expo2016antalya.org.tr/
(2) http://www.teamder.org
(3) http://antalyabugun.com/?page=makale&MID=9758
(4) http://www.netgazete.com.tr/yazar/antalyanin-surlari-ve-restorasyon-124.html
(5) http://www.netgazete.com.tr/yazar/kent-meydani-mi-meydancigi-mi-24.html
(6) http://www.netgazete.com.tr/yazar/yesili-donduralim–28.html
(7) http://www.netgazete.com.tr/yazar/antalyanin-vizyonu-23t-242.html
Orhan bey, Antalya’da yaşayan çok değerli bir bilim adamı. Birikiminden mutlaka yararlanılmalı. EXPO, Antalyalılar’a daha tam anlamıyla anlatılabilmiş değil. Kent halkının haberi yok. Sadece Tarım Bakanı’nın demeçleri gazetelere yansıyor. Halka, özelliklede çocuklara ve gençlere EXPO’yu anlatan yok. Bir an önce bu yönde de çalışmalar yapılmalı.