Malkoçoğlu’dan Jason Statham’a Antalya Tanıtımının Beyaz Perde İle İmtihanı
Son bir kaç aydır neredeyse hemen her gün yerel ve ulusal basında ünlü yönetmen Guy Ritchie ile Jason Statham’ın bir araya geldiği, çekimleri Antalya EXPO’da ve kentin muhtelif yerlerinde gerçekleşen aksiyon filmi “Five Eyes”e dair haberler görüyoruz.
Hem Jason Statham hem de filmin yönetmeni Guy Ritchie sosyal medya hesaplarından yaptıkları Antalya paylaşımlarıyla bizleri mutlu etti. Guy Ritchie’nin instagramda 500 bin, Jason Statham’ın 26 milyona yakın takipçisi var. Statham’ın Aspendos paylaşımları 1 milyon 755 bin beğeni 13 bin 500 yorum almış, videoyu 2 milyondan fazla insan izlemiş. Dünya çapında böyle bir tanıtımı milyonlarca dolara yapamazsınız.
Söylenenlere göre; Film için Aksu’daki Expo alanı dev bir stüdyoya dönüştürülmüş. Katar, İspanya ve Türkiye’de geçen filmin çekimlerinin tamamına yakını Antalya’da çekilmiş, hatta Katar ve İspanya sahneleri için bile EXPO’daki stüdyo kullanılmış.
Basından takip ettiğimize göre; filmde sık sık Kaleiçi, Tophane, Köprülü Kanyon, Aspendos Antik Tiyatrosu, Selge Antik Kenti, Kemer yolundaki eski tünel, Antalya Havalimanı hatta Cumhuriyet Meydanı’ndaki Tophane Çay Bahçesi bile görünüyor. Oyuncu ve yönetmenin sosyal medya paylaşımlarında da bolca Aspendos ve Kaleiçi.
Basında yazıldığına göre; antik kentlerdeki çekimler Antalya Müzesi arkeologların eşliğinde gerçekleşmiş. Tarihi eserlerimiz zarar görmemiş içiniz rahat olsun. Filmde Türk oyuncuların yanı sıra, Antalya’da yaşayan Rus ve Kırgız vatandaşları ile üç kurt köpeği de rol almış.
Filmde rol alan ünlü oyunculardan biri de Hugh Grant.
Hugh Grant’ı, Julia Roberts ile birlikte rol aldığı Notting Hill – Aşk Engel Tanımaz filminden hatırlarsınız. Grant, ailesiyle birlikte tatil yapmış, hatta Belek’te golf oynamış.
Önümüzdeki sene vizyona girmesi beklenen film, Antalya’nın tanıtımına kuşkusuz büyük katkı yapacak.
Dev bir film platosuna dönüşen Antalya EXPO Alanı’nın, gelecekte başka filmlere de evsahipliği yapması planlanıyormuş. İnşallah diyelim. Böylece 1.5 milyar dolar harcanıp, büyük umutlarla açıldıktan sonra akıbeti belirsiz olan ve çürümeye başlayan EXPO alanı belki yeniden kente kazandırılır.
Türkiye’nin en eski sinema festivali Altın Portakal‘a ev sahipliği yapan Antalya’nın sinema macerası çok eskilere uzanıyor. Doğal ve tarihi güzelliklere evsahipliği yapan Antalya, özellikle iklimsel avantajı nedeniyle yıllar boyu Yeşilçam’ın en gözde film platosu olmuş. Türk sinemasının usta ismi Ahmet Mekin’den 70’li yıllarda özellikle sonbaharda ve yaz aylarında bir çok film için Antalya’ya geldiklerini dinlemiştik. Turizmin “T”sinin bile bilinmediği yıllar. İstanbul’dan karayolu ile zorlu bir yolculuktan sonra Antalya’ya gelen film ekibi, kalacak pansiyonu bile zor buluyor muş.
Senarist ve yönetmeliğini Remzi Jöntürk’ün ve Süreyya Duru’nun üstelediği 1971 yapımı Malkoçoğlu Ölüm Fedaisi’nden, Cem Yılmaz’ın 2004 yapımı gişe rekortmeni filmi G.O.R.A.’ya unutulmaz yüzlerce film Antalya’da çekildi.
G.O.R.A. demişken… G.O.R.A. Antalya’nın Serik İlçesi’nde büyük umutlarla kurulan ve “Çandırwood” olarak adlandırılan sinema stüdyosunda çekilmişti. Burada çekilen son film oldu. Basından öğrendiğimiz kadarıyla burası da çürümeye yüz tuttu. Akıbeti meçhul.
Son yerel seçimlerde Menderes Türel’in seçim vaatleri arasında da bir sinema platosu – stüdyosu projesi vardı diye hatırlıyoruz.
Büyük kitlelere ulaşan, hatta günümüzde Netflix gibi dijital platformlar sayesinde artık sadece evimize değil, cep telefonlarımıza da giren sinemanın, dizi filmlerin kentlerin tanıtımına yaptığı katkı küçümsenemez.
Hatta bir çok ülke ve kent, dönem dönem sıkışan turizm sektörünü ve krizleri aşmada ilk olarak sinema sektörünü kullanıyor.
Mısır’da büyük terör saldırıları sonrası çekilen ve dünyaya pazarlanan “Mumya” filmi bunlardan sadece biri.
Ancak bunun için iyi bir turizm yönetimi ve stratejisine ihtiyaç var. Umarız, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da desteklediği söylenen ‘Five Eyes’ filmi bir başlangıç olur ve bu tür filmlerin arkası gelir.
Benzer Yazılar
Yazar Hakkında
