Tıbbi Analiz Laboratuvarı’ndan, Sanat Galerisine…
|Antalya’nın ilk koleksiyon sergisi “Anı Yaşamak” Medila Resimleri Koleksiyon Sergisi, Orkun-Ozan Sanat Galerisi’nde 9 Kasım’a kadar Gezilebilir.
Seher Özen Karadeniz
Hepimiz hayatımızda en az bir kez kimi tahliller için kan vermişizdir. Daha çocukluğumuzdan iğneyle korkutulduğumuz için de çoğumuz sevmez ve kan verirken de koluna değil başka yere bakmayı tercih eder.
İşte öyle bir laboratuvar var ki başınızı nereye çevirseniz ünlü bir ressamın tablosuyla karşılaşıyorsunuz. Fikret Otyam, Burhan Doğançay, Devrim Erbil v.s…
Bir süre önce test yaptırmak için Yüzüncü Yıl Caddesi üzerinde bulunan Medila Tıbbi Analizler Laboratuvarı’na gittik. Refakat ettiğim kişi içerde kan verirken ben de bekleme salonunda oturdum. Otururken de salonda bulunan her biri birbirinde ilgi çekici resimleri inceliyordum. Hatta bol kedili olan bir resim ziyadesiyle ilgimi çekince kalkıp yakından bakmak istedim. Derken resmin kopya olup olmadığını sorunca; merkezin sahibi Bekir Bey, resmin Polonyalı ressam Marek Brzozowski’ye ait orijinal eser olduğunu belirtti. Sadece girişte değil, diğer bütün odalarda her biri ünlü ressamlara ait orijinal tabloların bulunduğunu söyledi. Fikret Otyam’ın eserlerinin olduğu odayı gezdirdi. Derken Burhan Doğançay, Devrim Erbil ve daha niceleri.
İşte o tablolar şimdi Orkun-Ozan Sanat Galerisi’nde “Anı Yaşamak” başlığıyla Medila Tıbbi Analizler Laboratuvarı’nın 26. Kuruluş yıldönümü dolayısıyla sergileniyor. Antalya’nın ilk koleksiyon sergisinin açılışına gidemesem de sonrasında merkezin sahibi Bekir Özsoy’la sergiyi yerinde gezdim ve koleksiyonun hikayesini dinledim.
- Medila Tıbbi Analizler Laboratuvarı’nın kuruluşundan kısaca söz eder misiniz?
Biyoluğum. Medilayı 1992 yılında biyokimya uzmanı ve tıp doktoru olan diğer iki kardeşimle birlikte -Cengiz Özsoy -Çetin Özsoy- açtık. Açıldığı yıllardan 2000’li yıllara kadar kentin bu alanda hizmet veren etkin sağlık kurumlarından biriydik. Çünkü o yıllarda Antalya’da özel hastane çok azdı, kamu hastanelerinde de şimdiki gibi analiz cihazları yoktu. Çoğu analizi bizim gibi özel merkezler yapıyordu. Özellikle “Sağlıkta Dönüşüm Yasası’yla birlikte bu gibi merkezlerin işlevi azaldı. Sektördeki değişim nedeniyle kentte bulunan 30 merkezden şu an 3 tanesi ayakta kaldı.
- Siz nasıl ayakta kaldınız?
Yaklaşık 30 yıllık bir tecrübem var. İyi iş yaptık. Doğru sonuç vermeye çalıştık. Hiçbir zaman ucuz iş yapmadık. Kalitemizi hep koruduk. O zamanlar çok anlaşılmayan bu tavrımızı, zaman haklı çıkardı ve ayakta kaldık. Bizim yaptığımız için kalitesini, kente dışarıdan gelenler daha iyi biliyor.
- Medila Koleksiyonu nasıl oluşmaya başladı?
Sanata merakımız vardı. Sergileri takip etmeye başladık. Orkun-Ozan Sanat Galerisi’nin sahibi Himmet Öcal bu konuda bize çok destek oldu. Koleksiyonu oluşturmaya, aynı sanat galerisinin 1995 yılında açtığı Sema Boyancı Ünsal’ın gravür çalışmalarından oluşan sergiden aldığımız garavürlerle başladık. Eserleri almaya başlayınca sanata olan ilgimiz de gelişti. Evde biriktirmek yerine iş yerimize astık. O zamana kadar duvarlarda ünlü ressamların eserlerinin posterleri vardı.
- Başka nerelerden eserler aldınız?
Antalya’daki Desti Sanat Galerisi ve Şebnem Art Sanat Galerisi’nin de sergilerini takip etmeye ve oralardan da eserler almaya başladık. Bir süre sonra sadece Antalya’daki değil İstanbul’daki sergileri de takip etmeye başladık. Halihazırda koleksiyonumuzda Türk sanatının ünlü ustalarıyla birlikte çeşitli yabancı ressamların farklı tekniklerle ürettikleri 96 eser yer alıyor. Kimi zamanda aldığımız eserleri hediye ettik.
- Uzun yıllar Antalya’da yaşayan ressamımız Fikret Otyam’ın da koleksiyonunuzda eseri var, onları da sergilerden mi aldınız?
Fikret Otyam’la çok özel bir dostluğumuz da vardı. Kendisiyle sık sık görüşüyorduk. Onun tahlil işleri olunca gelirdi. Zaman zaman ben ziyaret giderdim. O gidip gelmeler sırasında kendisinin 5 eserini koleksiyonumuza kattık. Hatta bir Ankara sergisi öncesinde ziyaret gitmiş bir de eserini seçmiştim. “Abi bunu ben alayım sergiden sonra” dedim. “Tamam” dedi. O sergiyi tesadüfen eşim ve kızım Ankara’da gezme fırsatı buldu. Eşim de benim beğendiğim tabloyu beğenmiş. Fikret Abi de “O satıldı. Ama yabancıya değil kocana” demiş. Öyle de bir anımız var.
- Antalya’da sizden başka koleksiyon oluşturan var mı?
Doğrusunu isterseniz ben de ona şaştım. Sergi açılışında Himmet Öcal, bu sergi için “Antalya’nın ilk koleksiyon sergisi” dedi. Büyük sayılabilecek bu kentte, doğru düzgün koleksiyonu olan birileri yokmuş. Aynı şekilde, açılan sergileri gezenler de çok az. Hiç satış yapmadan giden sergiler de çok oluyor.
- Koleksiyonda kimlerin eserleri var ?
Sema Boyancı Ünsal, Fikret Otyam, Turhan Selçuk, Burhan Doğançay, Devrim Erbil, Saim Dursun, Gencay Kasapçı, Tufan Dağıstanlı, Zeki Serbest, Marek Brzozowski, Salih Acar, Hasan Akın, Süleyman Saim Tekcan, Adnan Turani, Hayati Misman, Yaşar Ali Güneş, Adnan Çöker, İbrahim Örs, Rasin, Hayati Misman, Bilal Nikazigi, Ahmet Yeşil.
Sanatın başka alanlarına da destek oluyor musunuz?
Medila olarak 2000 yılında Fazıl Say’ın Aspendos Antik Tiyatrosu’nda verdiği konserin sponsorluğunu üstlendik.
Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim.
Ben de teşekkür ederim.
Sayenizde nelerden haberdar oluyoruz valla tebrik ederim. Antalya’nın bilinmeyenlerini sizinle öğreniyor, tanıyoruz. Teşekkürler fullantalya.com yazarları