Üst tarafı 40 yıl önce Perge Antik Kenti’nden kaçırıldıktan sonra, izine ABD’nin Boston Müzesi’nde rastlanan ve uzun uğraşlar sonucu, Başbakanlık uçağıyla ABD’den Türkiye’ye getirilerek Antalya Müzesi’ndeki alt yarısı
Antalya’daki sivil toplum örgütleri, iş dünyası, “kent merkezinde AVM istemiyoruz” diyor ama bu çağrı birileri tarafından yanlış algılanıyor. Sanki Antalya bölgesinde arazi kalmamış gibi, her ne hikmetse bütün
Antalya’nın Elmalı İlçesi, tarih, kültür ve doğa hazinesidir. Evliyalar diyarıdır. Osmanlı döneminde Antalya’nın Elmalı’ya bağlı olduğu düşünülürse, üslendiği rol daha iyi anlaşılabilir. Günümüzde daha çok Antalya’nın yaylası gibi
‘Sağlıklı Şehirler 2011 En İyi Uygulama Ödülleri’ kapsamında Çevre kategorisinde, Güneşev ve Ekolojik Eğitim Merkezi Projesi’yle ödüle değer görülen Antalya Büyükşehir Belediyesi de ödülüne kavuştu. Büyükşehir Belediyesi, Sağlıklı
Annelerimizin “Ahhh nerede o eski tavuklar” dediğine çok sık tanık oluyoruz. Gerçekten de eski köy tavuklarının lezzetini bulmak imkansız. Ama yine de tavuk sofralarımızın vazgeçilmezlerinden. 4 kişi için
Antalya’ya sonbahar gelince, ortalık sanat kokuyor, sinema kokuyor. Şayet Antalya’ya yaz sıcakları bitsin de sonbaharda gidelim diyorsanız, o zaman ekim ve Altın Portakal tam zamanıdır. Kenti gezerken, bir
Antalyalı turizm duayeni Nizamettin Şen’in liderliğinde çalışmalarını sürdüren Antalya Tanıtım Vakfı, kent tanıtımı için çok önemli faaliyetlerde bulunuyor. Özellikle kent kültürünü yaşatma konusunda daha önce kimsenin fark etmediği
640 km’lik sahil şeridinde, denizi etkin kullanamayan bir şehirde yaşadığımız her fırsatta dile getirilir. Antalya’da deniz 1-2 yelken yarışı haricinde sadece manzara olarak görülüyor… Bu nedenle deniz ile
Binlerce yıl önce bu topraklarda yaşayan insanlar, günümüz inşaat teknolojisiyle yapmanın neredeyse imkansız olduğu Aspendos’u, Perge Tiyatrosu’nu, Side Tiyatrosu’nu Arykanda’yı inşa etmişler. Bugün Antalya’da sanatsal etkinliklerin yapıldığı mekanları
Altın Portakal ile ilgili altıncı yazımız Gün Haber’den yazılarını keyifle takip ettiğimiz Güngör Türkeli’nin 16 Eylül tarihinde Gün Haber’de yayınlanan yazısı… “1979 Festivali ve Gerçekler” “Gün Haber’de okudum.