Turistik Kentin “Karton Projeleri”
|Geçtiğimiz hafta adeta Antalya’ya proje yağdı. Büyüklerimiz yine şapkadan tavşan çıkarttılar.
Önce EXPO’yu alan Antalya’ya rüyalar şehri Paris’te Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım’dan Antalya-Alanya hızlı treni hediye edildi.
Tüm gazeteler (ulusal ve yerel) “Müjde” olarak haberi kamuoyuna duyurdular. Ancak daha sonra riyalar şehri Paris’ten memlekete dönülünce rüyadan çabuk uyandırıldık. Yine 100 yıl olmasa da 50 yıla yakın bekleyeceğimiz gerçeğini “hissettik”.
Tam bu tartışmaların bitimine yakın bu seferde Antalya ve ilçelerinin deniz ulaşımı ile birbirine bağlanacağı projesini basından öğrendik.
Antalya Körfezi’nde deniz ulaşımının başlatılması için AK Parti Antalya Milletvekili Sadık Badak önderliğinde yürütülen çalışmalarda bir adım daha atıldı. Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) koordinasyonuyla TBMM’de Antalya Körfezi’nde deniz ulaşımı toplantısı yapıldı. Toplantının açılışında konuşan Badak, Antalya’nın yıllık 10 milyon turist ağırladığını hatırlattı. Tatillerini Antalya’da geçiren turistlerden 300 bininin her 15 günde bir, doğu-batı aksında yer değiştirdiği bilgisini veren Badak, “Bunun için sadece karayolu kullanılıyor. Bu trafiğin yaklaşık yüzde 10’luk bir bölümünün orta vadede deniz yolu ile taşınması önemli bir ihtiyacı giderecek. Proje zaten çok sıkışık olan Antalya-Alanya ve Antalya-Kemer yolundaki trafiği hafifletecek, kazaların azaltılmasına katkı sağlayacak ve egzoz emisyonunda önemli bir azalma olacak.” dedi. “
Bu haberi okuyunca daha önce başımıza gelen aklımıza geldi…
“Yat limanında çürümeyi bekleyen Antalya’nın Cezalı Deniz Otobüsleri”
Onlarda büyük bir projenin sahipsiz çocuklarıydı…
Belki de yakında yanlarına yeni arkadaşlar eklenir kim bilir?
Yat Limanı’nda henüz koltuklarındaki poşetler bile sökülmemiş deniz otobüslerini görünce insan üzülüyor. Arkadaş trilyonlar verip niye aldınız, niye çalıştırmıyorsunuz? Madem çalıştırmayacaksınız o zaman İstanbul ya da İzmir belediyesine satın da gördükçe içimiz yanmasın.
Bu komplolar sayesinde bölücülüğün sadece bir grup örgüt ile değil, devlet tarafından da uygulanabileceğini düşünmeye başladım.
alınan bu deniz araçları deniz otobüsü değil. bu kayık-tekne arası araçlarla ne taşıması yapacaklardı ki. büyük ihtimalle zengin turiste taksi yapacaklardı.